Öğrenme Motivasyonunu Artırmak
Yetişkinlerde öğrenme motivasyonunun yüksek olması, eğitim sürecini ve sonucunu etkileyen bir öneme sahip.
Motivasyonu yüksek olan yetişkinler, düşük olanlara göre çok daha verimli, keyifli ve başarılı bir öğrenme deneyimi yaşıyorlar.
Motivasyon öğrenmeyi, öğrenme de motivasyonu artırıyor. Bu nedenle motivasyonun yetişkinlerin öğrenme sürecini nasıl etkilediğini ve öğrenme motivasyonunu artırmak için neler yapılabileceğini anlamak önemli.
Motivasyon Nedir?
Kavram olarak Latince “motivus” kelimesinden türeyen ve genel olarak insanı harekete geçiren nedenlere odaklanan motivasyon, herhangi bir konuda çaba göstermek isteyip istemediğimiz, gösterdiğimiz çabanın ne oranda ve nitelikte olduğu ve bu çabanın sonuçları nasıl etkilediği ile ilgilenen bir kavram. Motivasyon hayatımızın her alanında önemli, çünkü başladığımız işi vazgeçmeden sonuca odaklanarak tamamlama konusundaki isteğimiz ve enerjimiz, deneyimlerimizi, performansımızı ve elde edeceğimiz sonucu doğrudan etkiliyor.
Öğrenme Motivasyonu
Motivasyonun genel tanımından hareketle, öğrenme motivasyonu kavramının da yetişkinlerdeki öğrenmeyi harekete geçiren, artıran ve daha kalıcı hale getiren nedenler ile ilgilendiğini söyleyebiliriz. Temel olarak “neden öğreniyoruz ve öğrenmemizi ne sağlıyor” sorularının cevabını arayan öğrenme motivasyonu, öğrenmeyi etkileyen faktörlere odaklanır.
Yetişkin eğitimi alanının önemli isimlerinden Knowles (1980), öğrenme motivasyonu konusundaki görüşlerini iki temel varsayıma dayandırır. Öncelikle yetişkinlerin olgunlaştıkça benliklerinin geliştiğinden, bunun da bağımsızlık ihtiyacını artırdığından bahseder. İkinci olarak da, yeni
toplumsal rollerle birlikte yetişkinlerin farklı öğrenme ihtiyaçları ile karşı
karşıya kaldığını ifade eder. Bu iki varsayımda altı çizilen en temel konunun
“ihtiyaç” olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yetişkinlerin öğrenme ihtiyacının
ne olduğunu iyi anlayan ve bu ihtiyacı karşılamak üzere doğru tasarlanan
bir eğitim içeriği, yetişkinleri kendi öğrenme süreçlerinde söz sahibi kılacak
şekilde planlanıyor ve hayata geçiyorsa o zaman öğrenme motivasyonunu
artıracak bir ortam yaratılmasına çalışılıyor demektir. Diğer bir ifadeyle,
önem verilen ve işe yarar olarak görülen her öğrenme, motivasyonu yüksek
bir deneyim yaşanması ihtimalini de artırır.
Wlodkowski (2008), öğrenme motivasyonunu öğrenme aktivitelerini anlamlı
ve değerli bulma, bu aktivitelerden keyif alma ve faydalanma eğilimi olarak
tanımlar. Bu durumda en yüksek öğrenme motivasyonuna, değerli
bulduklarımızı ve öğrenmek istediklerimizi başarılı ve keyifli bir şekilde
öğrendiğimizde sahip oluruz diyebiliriz. Bu şekilde öğrenmeyi de içsel olarak
motive edici bulur ve öğrendiklerimizi daha kalıcı hale getirebiliriz.
En yüksek öğrenme motivasyonuna değerli bulduklarımızı ve
öğrenmek istediklerimizi başarılı ve keyifli bir şekilde
öğrendiğimizde sahip oluruz.
Öğrenmede Motivasyon Koşulları
Öğrenme sürecinde en önemli motivasyon kaynağının yetişkinlerin
kendilerinin olduğunu unutmadan anlamlı, değerli, keyifli ve başarılı
öğrenme deneyimleri yaratmak amacıyla Wlodkowski (2008) dört temel
koşulun yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizer:
1.Arkadaşça ve farklı fikirlere saygı gösterilen bir ortam (Dâhil Olma)
2. Kişisel ve işle ilgili amaçlarla bağlantı (Tutum)
3. Önem verilen konuda geliştiren (Yetkinlik)
4. Düşünmeye/sınırları genişletmeye zorlayan (Anlam)
Dahil Olma: Yetişkinler, eğitim ortamında kendilerini güvende hissediyor,
kabul ve saygı görüyor, görüşlerine değer verildiğini düşünüyorlarsa kendi
düşünceleri ve deneyimleri ile ilgili daha fazla paylaşımda bulunur, diğer
katılımcıların görüş ve deneyimlerini dinlemeye de daha istekli olurlar. Bu
nedenle, öğrenme motivasyonunu artırmak için yetişkinlerin duygu ve
düşüncelerini korkmadan rahatlıkla ifade edebilecekleri, birbirlerinden
öğrenebilecekleri, katılımcı, destekleyici ve işbirliği odaklı bir eğitim ortamı
yaratmak önemlidir.
Tutum: Yetişkinlerin eğitimi veren kişiye, konuya, kendi yeterliliklerine,
daha önceki öğrenme deneyimlerine ve öğrenme amacına yönelik tutumları,
olumlu veya olumsuz olarak davranışlarını ve dolayısıyla da öğrenmelerini
etkiler. Eğer yetişkinler konunun kim olduklarıyla, ihtiyaçlarıyla, önem
verdikleri ve geliştirmek istedikleri yönleriyle bağlantılı olduğunu düşünür ve
öğrenme sürecinde seçenekleri olduğunu görürlerse, öğrenmeye yönelik çok
daha olumlu bir tutum geliştirirler. Bunun için her şeyden önce eğitimler
tasarlanırken yetişkinlerin beklentilerinin ve öğrenme hedeflerinin dikkate
alındığından emin olunmalıdır.
Yetkinlik: Yetişkinler, değer verdikleri konularda etkili olmak isterler. Bu
nedenle, yetkinlik gelişiminde yüksek öğrenme motivasyonu için
katılımcıların öğrenme süreci boyunca geri bildirim alarak ilerlemelerine,
öğrendikleriyle yaşamları arasında bağlantı kurmalarına ve kendi
gelişimlerini değerlendirmelerine olanak sağlamak önemlidir.
Anlam: Yetişkinler için ilgi duydukları konuda zorlayıcı öğrenme
etkinliklerinde bulunmak, yeni düşünceler ve yeni çözümlerle birlikte
mevcut anlayışlarını, kalıp yargılarını sorgulamak, eleştirel bakarak
sınırlarını genişletmek ve öğrenilenleri hemen uygulamaya geçirecek
fırsatları bulabilmek öğrenmeyi daha anlamlı kılacaktır. Bunu sağlamanın
yolu ise, eğitimlerde eleştirel sorgulama fırsatlarını artırmaktır.
Görüldüğü gibi burada sıralanan motivasyon koşulları, yetişkinleri öğrenme
sürecine çok daha aktif bir şekilde dahil edecek, onların kendileriyle ilgili
farkındalıklarını, öğrenmeden duydukları tatmini artıracak ve kendi
öğrenmelerini yönlendirmelerini sağlayacak en temel unsurlardır. Biz de
eğitimlerimizi tasarlarken motivasyonu etkileyen faktörleri düşünerek
kendimize şu soruyu sorabiliriz; yetişkinlerin kendilerini dahil hissettikleri
bir ortamda olumlu tutumla kendilerini geliştirebildikleri anlamlı öğrenme
deneyimleri yaratmak için neler yapıyoruz ve neler yapmalıyız?
Referanslar
Knowles, M. S. (1980). The modern practice of adult education. New York:
Association Press.
Wlodkowski, R.J. (2008), Enhancing adult motivation to learn. San
Francisco: Jossey-Bass.
-